21 Aralık 2010

Alerjisiz Tariflerimiz  

4 Yorum var

Öncelikle etkinliğe katılıp güzel tariflerini bloglarında yayınlayan tüm arkadaşlara teşekkür etmek istiyorum. Umarım bu güzel tarifler ile alerjen gıdalarda sorun yaşayan tüm annelere azda olsa yardımımız olur. Ayrıca tarifler için sizi uzun süre beklettim kusuruma bakmayın arkadaşlar ama teknoloji olaylarında bazen elinizden gelen birşey olmuyor.

Gelelim tariflerimize. Eger mail gönderdiğiniz halde listede tarifiniz yoksa lütfen bana hemen mail atın sizi eklerim. Tariflerin başlıkları ile birlikte linklerini vereceğim. Tariflere ulaşmak için sadece tarifin başlığına tıklamanız yeterli olucaktır.

Süt Ürünleri olmayan Tarifler

1-Hindistancevizli&Mandalinalı Kek
Bu güzel tarif Narince blogunun sabihi sevgili Necla'dan.

2-MUZLU PORTAKALLI MUFFINS
Tarifimiz Hafif Mutfak blogunun sahibi sevgili Nesrin'den.

3- Elmalı Kek Yagsız ve sütsüz hazırlanan cok hafif bir kek.

4- Vejeteryan Çikolatalı Pasta
Süt ürünü ve yumurta kullanılmadan hazırladığım çok lezzetli bir çikolatalı kek tarifim.

5- Vegan Kek
Bir vegan cikolatali kek tarifide sevgili LAMA'dan.

Çikolatasız Tarifler

1-Şekersiz&Çikolatasız Brownie
Çikolatasızda Brownie olurmu diyorsanız birde Nesrin'in tarifine göz atın derim.

Glütensiz Tarifler
Etkinliğe birbirinden güzel tarifler ile katılan Vildan'ın Glutensiz Mutfak bloğunu mutlaka inceleyin. Kendisi de bir Çölyak hastası ve blogunda bu konuda detaylı tüm bilgilere ulaşabilirsiniz. Çok Tesekkurler Vildan.

1-Susamlı Simit

2-Glutensiz Donut

3- GLUTENSİZ VE YUMURTASIZ AKITMA

4- GLUTENSİZ VE YUMURTASIZ TAVA EKMEĞİ

5-GLUTENSİZ DAMLA ÇIKOLATALI MUFFİN

6-GLUTENSİZ PEYNİRLİ SUCUKLU BÖREK

7-Princ Unlu Kek kakaolupasta blogunu sahibi sevgili Gökçe'nin bir tarifi.

8-Kahverengi Kurabiye Bu güzel tarifde Mine'den hem yumurtasız hemde sekersiz desem.

9-Bademli Dakuaz PastaSadece badem unu ıle hazırladığım bir pasta.

10-Unsuz Çikolatalı Pasta Sadece çikolata ile hazırladığım bir pasta.

11- Glütensiz Çikolatalı Kek Glütensiz un karışımı ile hazırladığım çikolatalı kek.

Yumurtasız Tarifler

1- Yumurtasız Elmalı&Yulaflı Kek

Tarif CafeDerin blogunun sahibi sevgili Zehra'dan. Blogunda alerjisiz tarifler ile ilgili ayrıca güzel bir yazı yayınlamış. Okumadan geçemeyin derim.

2- PRATİK ÇİKOLATALI MOUSSE
Sevgili Gökçe'de birbirinden güzel yumurtasız tarifleri ile etkinliğime katıldı. Saol arkadaşım.

3-Yumurtasız limonlu cheesecake

4-Yumurtasız Kek

5-yumurtasız çikolatalı puding

6-Kremalı Narlı Çikolatalı Kek

7- ISPANAKLI FIRILDAK / YUMURTASIZ-BAYATLAMAYAN POĞAÇA

8-Yumurtasız Çikolatalı Çerezli Bar

9-Cevizli Dügme Kurabiye

10-Yumurtasiz Krep
Yumurtasız krep olabileceğini düşünemezdim ama oluyormuş. Sevgili Rabiya'nın hazırladığı bu güzel krep iste kanıtı. Artık herkes krep yiyebilir.

Son olarak Sevgili Açalya kendi blogunda Alerji ile mücadele eden anneler için yabancı kaynaklarda yayınlanan tariflerin linklerini yayınlamış. Bir gözatmak isterseniz işte linki Hasta Cocuklara özel Tarifler

Ben alerjisiz tarifler yaptığımda mutlaka bu listeye eklemeye devam edeceğim. Eğer sizde isterseniz bana mail atmanız yeterli.

Sevgiyle Kalın


Yazının devamı...

Vejeteryan Çikolatalı Pasta  

1 Yorum var


Bekarlığa veda partisi için hazırladığım kek tamamen vejeteryanlar için. Hiçbir hayvansal ürün içermeyen kakaolu kek gerçekten çok lezzetli ve inanın kimse içinde yumurta ve süt ürünü olmadığını anlamıyor. Fondant ile kapladığım kekin beyaz noklarını yine yumurta içermeyen royal icing ile hazırladım. Uzun zamandır yapmayı hayal ettiğim bu tasarım Lindy Smith'in "Cakes to Inspire and Desire" kitabından. Son derece lezzetli bu keki Alerjisiz tarifler etkinliğime gönderiyorum : )

Tariflerimde genellikle ölçü kapları kullanıyorum. Fakat yerine su bardağını ölçü kabı olarak kullanabilirsiniz.

Su Bardağı = Cup (240ml)

Vejeteryan Çikolatalı Kek
  • 3 bardak Un
  • 2 bardak şeker 
  • 2/3 bardak Kakao
  • 2 tatlı kaşığı karbonat
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 2 bardak su
  • 1 bardak sıvı yağ (ayçiçek yağı kullandım)
  • ¼ bardak sirke
  • 4 tatlı kaşığı sıvı vanilya 
  • 2 tatlı kaşığı espresso kahve tozu veya nescafe (opsiyonel)
Hazırlanışı:

1. Fırını 175C ısıtın. 2 adet 20 veya 25cm lik yuvarlak kek kalıbının yağlı kağıt ile kaplayın. Kek daha kolay çıkacaktır.
2. Un, şeker,kakao, karbonat ve tuzu ayrı bir kaba eleyin. Diğer bir kabın içerisine su,yağ,sirke,vanilya ve kahveyi ekleyip kahve suda eriyene kadar çırpın.
3. Sıvı malzemeleri kuru malzemelerin üzerine dökün ve tamamen karışana kadar çırpın.
4. Kek karışımını 2 ayrı kalıba eşit ölçüde paylaştırın ve yaklaşık 30-40 dk. pişirin.

Yumurtasız Royal Icıng

500 gr pudra şekeri
2 limon
3 - 4 tatalı kaşığı gliserin

Pudra şekerini kaba eleyin. Limon suyunu ve gliserini mixer ile çırparak yavaş yavaş ekleyin. Sıvı malzemeleri birden koyarsanız istediğiniz kıvamı elde edemeyebilirsiniz. Koyu olursa biraz daha limon suyuö sıvı olursa biraz daha pudra şekeri ekleyerek istediğiniz kıvamı bulabilirsiniz.


Yazının devamı...
16 Aralık 2010

Etkinlik hakkinda  

4 Yorum var

Alerjisiz tarifler etkinligime cok guzel tarifler geldi. Hepinize cok cok tesekkur ederim. Fakat 2 gundur makinamdaki problemler ile ugrasiyorum ve sorunu hala cozemedim. Bana 1-2 gun daha izin verin harika tariflerle burada olacagim. Bu arada katilim tarihi bitmis olsa bile tarif gondermek isteyen arkadaslar lutfen bana mail atin. Tarifinizi veya blogunuzu memnuniyetle listeme dahil ederim.


Yazının devamı...
14 Kasım 2010

Gıda Alerjisi ile Yasamak  

13 Yorum var

Dünyada gıda alerjisi geçmiş yıllara oranla artık daha fazla gündeme geliyor. Gıda alerjileri bazı durumlarda insan hayatını tehdit edebiliyor.  Özellikle her 20 bebekten birinde gıda alerjisi olduğu düşünülürse anneler bu konuda çok daha dikkatli olmalılar. Çocuğun alerjisi olduğu bir gıdadan en ufak bir miktarda tüketmesi bile ölümle sonuçlanabilecek ciddi tepkilere yol açabiliyor. Gıda alerjileri için bir tedavi yok. Çocuklarda oluşan alerji ileri yaşlarda düzelebiliyor ama düzelmeyenler için tek çare bu gıdalardan uzak durmak. Tabii bunu söylemek kolay ama günlük hayatımızda uygulanması pek o kadar da kolay bir iş değil. Hangimiz acaba bakkaldan aldığımız çikolatanın içinde nelerin olduğunu yada pastaneden aldığımız kurabiyenin içinde yumurta olup olmadığını biliyoruz ki.

Şimdi nereden çıktı bu gıda alerjisi konusu dimi. Bu ay Yaman etkinliklerde sıra bana geldi. Bende bu ayki etkinlik konusu olarak alerjik gıdaları seçtim. Neden bu konu derseniz etrafımdaki birçok arkadaşımın çocuklarında gıda alerjisi var. En büyük korkuları çocuklarının bilmeden bu gıdaları tüketip hastalanmaları. İnanılmaz zor bir durum. Aynı zamanda bir çok insan yumurta ve/ veya normal un kullanılmadan yapılan keklerin cok lezzetsiz olduğunu düşünür ve ne yazıkki yanılırlar. Oysa eminim o kadar lezzetli tarifler var ki paylaşabileceğimiz.

Haydi hanımlar şimdi bu güzel tariflerimizi yazıp ihtiyaç duyabilecek diğer annelerimiz için blogumuzda yayınlayıp onlara birazda olsa destek olalım.

Aşağıda en çok rastlanan alerjik gıdaları listeledim. Bu ürünlerden enaz birini içermeyen tariflerinizi linkiyle birlikte 15 Aralık tarihine kadar email ile gönderin. Blog sahibi değilseniz bile tarifinizi varsa resmi ile birlikte mail adresime gönderin blogumda sizin için yayınlarım.

onebitesweet@gmail.com

Tarifin adını yazarken lütfen kullanılmayan alerjik gıda/gıdaları belirtmeyi unutmayın. Örneğin, Yumurtasız ve.veya süt ürünü olmayan kurabiye yada glutensiz kek...

  • Süt ve süt ürünleri (peynir, yoğurt, krema, dondurma)
  • Balıklar
  • Kabuklu deniz ürünleri
  • Gluten içeren tahıl çeşitleri (buğday, çavdar, arpa, yulaf, kılçıksız buğday, vs ürünleri)
  • Mısır
  • Yerfıstığı ve diğer fındık/fıstık türleri
  • Turunçgiller, kavun/karpuz ve tohumlu meyveler (örneğin çilek)
  • Çikolata

Blogunuzda etkinliğin logosunu yayınlayıp destek vermek isterseniz işte kodu:

<a href="http://www.uzakkose.com/" target="_blank"><img alt="alerjisiz Tarifler" border="0" src="http://i803.photobucket.com/albums/yy316/mirgulden/alerjifree_logo.jpg" /></a>


"Not: Kodu kopyalamak icin mouse ile isaretleyip CTRL tusu ile birlikte tusuna beraber basarak kopyalama yapabilirsiniz. "


>Bol katılımlı bir etkinlik olması dileğiyle ...


Yazının devamı...
17 Ekim 2010

Halloween Kurabiyeleri - Cadılar Bayramı  

7 Yorum var

31 Ekim günü dünyanın bir çok ülkesinde olduğu gibi Amerika'da da Cadılar Bayramı yada bir diğer bilinen adıyla Halloween olarak kutlanıyor.İnsanlar evlerini en korkunç aksesuarlarla süsleyip kostümler giyip partilere katılırlar. Çocuklar açısından ise çok daha eglenceli. Pazar gününe denk gelen gece tüm çocuklar kostümlerini giyip kapılarına balkabağı konulan evlere uğrayıp şeker toplarlar. Bence en en eğlenceli kısmıda zaten bu.
 

Bu Halloween'de cadı kurabiyelerim korkutucu olmasın , daha şık ve parıltılı olsun istedim. Kurabiye tarifi için Peggy Porschen tarifini kullandım ve çok da memnun kaldım. Hem lezzetli hemde uzun süre bayatlamadan kalıyorlar. 

Şeker Kurabiyeler (Sugar Cookies):

200g  Tuzsuz tereyağ, oda ısısında olucak
400g  Un
200g İnce Şeker (Mutfak robotun da daha ince olucak şekilde parçalayın)
1  büyük yumurta
1 tatlı kaşığı sıvı vanilya

Yağı ve şekeri krema haline gelene kadar mixer ile çırpın çok fazla değil. Çok fazla çırparsanız pişerken kurabiyeler yayılır ve şekillerini kaybedebilirler.
Ardından yumurtayı ekleyin ve tüm hamurun karışması için kenarlari sıyırmayı unutmayın.
Unu ekleyip ele yapışmayan ama yumuşak bir hamur yapın. İki yağlı kağıt arasında hamuru yaklaşık 5mm kalınlığında açın ve dolaba kaldırıp yaklasık 30dk dinlendirin.
Hamuru istediğiniz şekillerde kesin ve yağlı kağıt serili tepsiye koyup tekrar dolaba kaldırın ve 30 dk daha dinlendirin.
Önceden ısıtılmış 180°C fırında  kurabiyelerin büyüklüğüne göre yaklaşık 8 - 15 dk.  pişirin. 

İyi haftalar


Yazının devamı...
11 Temmuz 2010

Mr.Brown can MOO can you?  

5 Yorum var


Belki bir çoğunuz bu kitabı biliyorsunuzdur ama ben bu keki yapana kadar bilmiyordum. Dr.Seuss'un ineğinine benzeyen bir doğum günü pastası istediklerinde acaba nasıl bir inek bu dedim kendi kendime.
Meger buralarda çok meşhurmuş da benim haberim yokmuş :) Sözün kısası kitap internette bulunur nasıl bir inek olduğu keşfedilir ve şeker hamuru ile yapılır. Sağolasın internet sen olmasan ne yaparmışız biz :) 

Kekin etrafında da aslında uzunca ve oldukça komik bir cümle yazılı ama nedense fotografını çekmeyi unutmuşum. Yaptığım en şirin keklerden biri oldu diyebilirim , siz nedersiniz !.


Yazının devamı...
26 Haziran 2010

Mc Queen Araba Pastası - Glutensiz  

2 Yorum var

Gene kayıplara karıstım hıc bloguma ugramıyorum dimi. Aslında diğer blog arkadaşlarımıda uzun zamandır ihmal ettim kim neler yaptı, ne etkinlikler var haberim bile yok. Ama bu aralar cok eglenceli şeylerle uğraşıyorum. Yeni bir şey değil aslında herzamanki gibi pasta yapıyorum. Birtek farklı tarafı bu sefer süslüyorum :) ve inanılmaz eğleniyorum. Pasta yapmayı herzaman çok sevmiştim ama dekorasyon işine nedense bulaşmamıştım. Herzamanki gibi birgün yaparım şimdi değil diye erteleyip durdum. Neyseee sözün kısası işte bir süslü pasta daha...

McQueen pastasını  geçen hafta bir arkadaşımın minik oğlu için yaptım. Çikolatalı kek ve karemelize çikolatalı yağlı krema (buttercream) ile hazırladım. Üzerindeki Mc Queen süslemelerini ise şeker hamuru ile yaptım. Pastanın tamamını şeker hamuru ile yapmadım çünkü klasik krema daha lezzetli . Bu pastam diğer yaptıklarımdan biraz farklı. İlk defa un kullanmadan yaptığım , glutenli ürünlere alerjisi olan yani bildiğimiz adıyla Çölyak  hastası olanların rahatlıkla yiyebileceği bir kek. Un kullanmadan da lezzetli bir pasta olabiliyormuş meğer...

Kek Malzemeleri
  • 1 bardak pirinç unu
  • 1/2 bardak Mısır nişastası
  • 1/2 bardak patates nişastası
  • 2/3 bardak kakao
  • 2 tatlı kaşığı kabartma tozu
  • 1 tatlı kaşığı karbonat
  • 2 yumurta (oda ısısında)
  • 1+ 1/2 bardak  şeker
  • 50gr. sıvıyağ
  • 200gr. yoğurt
  • 2/3 bardak süt
  • 1 tatlı kaşığı vanilya 
Hazırlanışı

1-Pirinç unu, kakao, mısır ve patates nişastası, karbonat ve kabartma tozunu bir kaba eleyin.
2-Sıvıyağ,süt ve yoğudrdu bir kabın içinde karıştırın.
2-Şeker ile yumurtaları çırpın. Yumurtanın rengi değişip koyu bir kıvam alana kadar cırpıp vanilyayı ekleyin..
3- Kuru malzemeleri yavaş yavaş yumurtalı karışıma sıvı malzemelerle birlikte 3 seferde ekleyin. Bütün malzemelere karışana kadar çırpın daha fazla değil.
4- Yağlı kağıt serili kare kek kalıbına döküp önceden 175C ısıtılmış fırında pişirin.

Şimdilik bu kadar.
İyi hafta sonları


Yazının devamı...
15 Mayıs 2010

Barbie Kek  

8 Yorum var


 Kızımın doğum günü pastasından sonra fondant ile bu ikinci dogum gunu pasta calismam. Fondant ile çalışmak biraz yorucu, ama arkadaşımın tepkisini gördükten sonra değdi diye düşünüyorum. Kekin alt kısmı yağlı krema (buttercream) ile kaplı ,sadece barbie bebeğin kıyafeti fondant. 


Yazının devamı...
11 Mayıs 2010

Butik çikolatalarım  

6 Yorum var


Düş gibi ama gerçek. Sonunda çikolata da yaptım. Hemde franbuaz kremalı, nane aromalı , maple kremalı daha neler neler.. İşte bu güzellikler Anneler gününde kendime (ve tabiki evde bekleyen miniklere) yapılmış bir hediye.


Yazının devamı...
27 Nisan 2010

Doğum gününe özel  

12 Yorum var


Bugün benim doğum günüm. Neşe doluyor insan diye devam etmek geldi içimden şimdi :-)

İnsan belli bir yaştan sonra doğum gününü kutlamak bile istemez ya (aslında bende onlardanım) , nedense bugün tam aksine herkesle üstelik lezzetlimi lezzetli bir turta görüntüsü ile doğum günümü kutlamak istedim. Ayrıca benim gibi bu tarihte doğan herkesin de doğum günü kutlu olsun.       Mutlu Yıllar...

Çok komik oldu biliyorum şaşırdınız...  Ama canım öyle istedi işte. Nede olsa bugün benim doğum günüm canım ne isterse yapabilirim dimi.

Tarifi yakında burada....

Frangipan ve Franbuazli Tart

1 adet tart hamuru -pate Sable  (begendiğiniz bir tar tarifini kullanabilirsiniz)

yarım pk (120gr) yumusak tereyağ
1 bardak badem ezmesi (almond paste)
2 yumurta
1 tatlı kaşığı limon kabuğu rendesi
2 yemek kaşığı un

mıxerde tereyağını crema haline gelene kadar çırpın. Ardından badem ezmesini koyup tekrar çırpın. Yumurtaları tek tek ılave edip çırpmaya devam edin. Unu ve limon kabuğunuda ilave edip son bir kere çırpın. Hazırlanmış tart kalıbına karışımı döküp 150C (350F) üzeri altın sarısı kıvamına gelene kadar pişirin.

Fırından çıkarttıktan sonra biraz soğumasını bekleyin ve franbuazları üzerine dizip şekerli su ile parlaklık verin.


Yazının devamı...
26 Nisan 2010

Tuzlu kurabiyeler  

6 Yorum var


Ne kadar tembel oldum yine bu aralar. Oysa yazılacak o kadar tarif varki hangisinden başlasam karar bile veremiyorum. Bir ara paylaşılacak kadar güzel pek tarifim olmadığı için yazamıyordum peki şimdi bahanem ne TEMBELLİK. Bilgisayarı elime alınca yazı yazmak yerine başka konulara takılıyorum ve bizim tarifler yine arada kaynayıp gidiyor. O kadar çok kek- pasta tarifi yaptım ki geçtiğimiz 2 ay boyunca artık evde rejim rüzgarlarını estirmenin vakti geldi. "Rejim ve ben"  birbirini sevmeyen  ikili. nasıl olucaksa bakalım görecez. Peki neden bu kadar kek-pasta... Cambridge School of Cullinary Arts 'da pastacılık eğitimleri alıyorum desem.  Çok uzun zamandır böyle bir kursa gitmeyi hayal ediyordum , ama fırsat bulamadığım için yerine deli gibi pastacılık kitapları almaya başlamıştım. Sonunda kurslara başladım ve herhafta sonu eve kutularca pastalarda gelmeye başladı , ardından kilolarda...

Kurslarda detaylı resimler çekme fırsatım olmadı ama yapılanların bitmiş hallerinden bazı örnekler çekebildim ve tarifleriyle inşallah önümüzdeki günler sizlerle olacaklar  :-) Ama tatlı tariflerine başlamadan araya bir tuzlu koyalım istedim. Klasik tuzlu kurabiyeler ama ben içine biraz krem peyniri koyuyorum gayet lezzetli oluyor. Umarım sizde beğenirsiniz.

Mahlepli Tuzlu Kurabiye
Malzemeler:

  • 2 çay bardağı sıvıyağ


  • 2 yumurta


  • 1/2 çay bardağı sirke


  • 2 çay kaşığı tuz


  • 50 gr. krem peyniri (yaklasik 1/4 pk)
  • 1 paket kabartma tozu


  • 1 tatlı kaşığı mahlep


  • Aldığı kadar un


  • Çörek otu (üzerine serpmek için)



  • Yapılışı:

  • Fırını 175C (350F) derecede ısıtın.Yumurtalardan birisinin sarısını ayırın.


  • Çörek otu dışındaki diğer tüm malzemeleri karıştırıp yumuşak bir hamur elde edin.


  • Hamuru merdane ile 3-4 mm kalınlığında açıp yuvarlak mini kurabiye kalıbı ile kesin ve yağlı kağıt serili tepsiye dizin.


  • Üzerlerine ayrılan yumurta sarısını sürüp çörekotu serpin.


  • Önceden ısınmış fırında üstleri kızarana kadar pişirin.



  • Afiyetle


    Yazının devamı...
    22 Nisan 2010

    Dünya ve insanlık günü  

    3 Yorum var

    Bugün Dünya Günü (Earth Day). Dünyamızı kaybetme aşamasına geldikten sonra sadece birgün Dünya günü ilan etmek ve bugünü kutlamak herseyi düzeltebilecek mi. 40 yıldır bugün kutlanıyor ve acaba kac kişinin umurunda yada haberi var. Kutlamak yerine sadece 1 gün dahi olsa dünyamızı öldürmeye ara versek belki bir faydası olurdu.Dünyayı kirleten büyük firmalara hatta devletlere karşı ben tek başıma ne yapabilirimki diye düşünmeden ufakda olsa yapabileceğimiz birçok şey var emin olun. İlk aklıma gelen belkide en bilineni plastik şişeler kullanmayın. Geri dönüştürüme önem verin ( siseleri, kağıtları geri dönüşüm kutularına atın)ç En güzel örneklerden biri de ÇEKÜL vakfının sitesinde. Yeni evlenecekler için inanılmaz güzel bir nikah şekeri. Hem alan için hemde veren için unutulmaz bir hediye. Aslında bugün yazmak istediğim konu farklıydı ama herzamaki gibi dayanamadım işte birşeyler yazmak istedim bugün için.

    Esas yazmak istediğim konu ise yediğimiz yiyecekler hakkında. Dün akşam lokal bir kanalda yayınlanan Food Inc. belgesel filmini izledim. Keşke izlemeseydim. Gece hiç uyuyamadım desem. Sağlıklı diye düşündüğümüz bir çok ürünün genleri ile oynandığı, yediğimiz etlerin, tavukların, yumurtaların, hatta çocuklarımıza içirdiğimiz sütün nekadar tehlikeli olabileceğini öğrenmek. İnanın bu filmi seyretmenizi önermek için kararsız kaldım. İzleyin istiyorum çünkü hem evlatlarınız hemde kendi sağlığınız için belki birşeyleri değiştirmeye başlayabilirsiniz. Ama bu filmi izledikten sonra markete gidip eskisi gibi alışveriş yapabilirmisiniz emin değilim. Hatta gönül rahatlığıyla çocuklarınıza tekrar hamburger yedirebilirmisiniz bilmiyorum. Filmde büyük firmaların insan hayatını nasıl etkilediğini, devletin bu konuda hiçbirşey yapamadığını açıkça görebilirsiniz. Ama bir gerçekte az gelirli bir aile iseniz sağlıklı ürünler alabilme imkanınızın nekadar az olduğu. Özellikle Amerika'da $1 'a hamburger alabiliyorken sadece organik 1 adet domates veya armut alabiliyorsunuz. Bu şekilde insanlar nasıl sağlıklı beslenebilir ki. Filmin sonunda bazı tavsiyeler yazmışlardı , eğer yapabilirseniz;

    • Coca cola gibi bol şeker içeren içecekleri az tüketin,
    • sağlıklı olduğuna inandığınız lokal çiftliklerden alın,
    • Sebze ve meyveleri mevsiminde alın,
    • organik ürünleri tercih edin,
    • Haftada bir günü et yenilmeyen gün ilan edin,
    • aldığınız ürünlerin MUTLAKA içindekiler etiketini okuyun,
    • Fast food yerine evinizde yemek pişirin,
    • Sebzelerinizi küçük bile olsa kendi bahçenizde yetiştirin ( büyük saksılarda balkonda rahatlıkla domates, patlıcan gibi sebzeler yetiştirebilirsiniz. )

    Tek dileğim Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) içeren ürünlerlerin tamamen ortadan kaldırılıp doğal ürünlerin yetiştirildiği ve yenilebildiği temiz, ve yemyeşil bir dünyada evlatlarımızın yaşaması.


    Yazının devamı...
    16 Nisan 2010

    Whoopieeee  

    6 Yorum var

    Geçen hafta en yakın arkadaşım bana çok güzel bir süpriz yapıp 22 aylık minik kızınıda alıp bizi ziyarete geldi. Şansımıza havalarda çok güzeldi de biraz dolaşabildik. Ama zaman dediğin nedirki işte çabucak 10 gün geçip gitti bile. Görmeliydiniz, evimiz 3 minik prenses ile herzamankinden biraz daha şendi. Yemek savaşları, oyuncak savaşları derken gayet eğlenceli bir okadar cıvıltılı çok güzel günlerdi. Ne çok özlemişim arkadaşım seni iyiki geldin.

    Sağlık problemi, misafirler derken farkına varmadan arayı yine uzatmışım. Rose 'un tariflerine ancak zaman geldi. Ama sakin bu acele ile cekilmis kotu resme aldanmayin gercekten denemeye deger bir tarif.
    Whoopie Pie ' in , türkçesi nedir bilmiyorum ama burada çok popüler. Bende daha önce hiç yememiştim ve ilk defa denedim. Nasıl bişimi , iki ufak yuvarlak çikolatalı kek arasında rüya gibi marshmallow kremayi yedikten sonra whoopieeee diye bagirmak geldi icimden  desem...

    Whoopie Pie
    (Rose Heavenly Cake kitabından uyarlanmıştır. )

    40 gr . Bitter çikolata
    120 gr  kahverengi şeker (1/2 ölçü kabı)
    1 büyük yumurta
    2 yemek kaşığı sıvıyağ
    2 yemek kaşığı tereyağ
    125 gr Un (1 ölçü kabı)
    18 grç kakao  (3 yemek kaşığı + 2 tatlı kaşığı)
    1/2 tatlı kaşığı kabartma tozu
    1/2 tatlı kaşığı karbonat
    1/2 tatlı kaşığı tuz
    121 gr buttermilk  (1/2 sıvı ölçü kabı)

    Fırını 200C (400F) önceden ısıtın. Benmari usulu (sıcak su dolu bir kabın uzerinde suya değmeyen bir kabın içerisinde eritme yöntemi) çikolatayı eritin. Soğuması için bekletin.

    Mixerde şeker, yumurta ve yağları yaklaşık 5 dk. çırpın ve çikolatayı ekleyip karıştırın. Kuru malzemeleri birbirleri ile karışması için ayrı bir kaba eleyin. Ardından yumurtalı sıvı karışıma buttermilk ile birlikte 3 seferde ekleyip karıştırın.

    Dondurma kaşığı ile tepsiye 12 adet ufak hamurları aralıklı olarak koyup, yaklaşık 10 dk yada batıracağınız kürdan temiz çıkana kadar pişirin.

    Kremanın tarifi yarına....


    Whoopie Marshmallow Krema

    50 gr. şeker  (1/4 ölçü kabı)
    2 yemek kaşığı mısır şurubu (yoksa bal kullanılabilir sanırım)
    1 yemek kaşığı su
    1 yumurtanın beyazı oda ısısında olmalı
    1/8 tatlı kaşığı tartar krem (cream of tartar) (Türkçesini tam bilmiyorum. Yumurta akının daha iyi kıvam alması için kullanılan beyaz bir toz)
    14 gr. tereyağ
    vanilya

    Hazırlanışı
    Şeker, mısır şurubu ve suyu orta harlı ocakta şeker eriyene ve kaynayana kadar karıştırın. Kaynamaya başlayınca kısık ateşe alın. Şeker termometresi 120C / 250F gösterene kadar kaynamaya bırakın. 
    Ayrı bir kapta yumurta akını el mixeri ile yüksek hızda köpük olana kadar çırpın. Ardından tartar kremi ekleyip kuş gagası dediğimiz kıvama gelene kadar çırpın. Kuş gagası kıvamı, mixerin ucunu kaldırdığınızda yumurta köpüğünün kuş gagası biçiminde dik bir şekilde durmasıdır. 
    Kaynayan şekerli şurubu yumurta köpüğüne mixer ile düşük hızda çırpmaya devam ederek karıştırın. Şurubu kesinlikle hızlı bir şekilde yada tamamen yumurtaya karıştırmamaya dikkat edin.  Yumurta akı soğuyana ve parlak bir renk alana kadar çırpmaya devam edin ardından vanilyayı ekleyin ve 8-10 dk iyice soğuması için merengi dolaba kaldırın. Soğuk ama hala kıvamlı olmalı ısısı 21C (70F) olmalı.

    Kremanın son aşaması

    113 gr tereyağ
    43 gr pudra şekeri (1/4 ölçü kabı + 2 yemek kaşığı)
      
    Tereyağ ve pudra şekeri beyaz krema kıvamına gelene kadar mixerde yüksek hızda iyice çırpılır. Ardından soğuyan merengi ekleyip birbirlerine iyice karışıp krema olana kadar 10 sn. karıştırın. Ardından iki kekin arasına bu güzel kremayı sürüp afiyetle yiyin.








    Yazının devamı...
    03 Nisan 2010

    Blogumun ilk odulu  

    7 Yorum var

    Yine sessizleştim biliyorum ama bu aralar ailemiz nazarlara geldi desem sanırım beni anlayışla karşılarsınız. Ama sessizliği bloguma verilen güzel bir ödülle sona erdirmek güzel oldu. Ne guzel bir duygu bu, zaman harcayıp yarattığınız bir blogun başkaları tarafından da takip edilmesi üstelik beğenilip ödüllendirilmesi.  Benim için bugüne kadar en güzel ödül bloguma bırakılan mesajlar olmuştu ama şimdi yaratıcı bir ödülüm daha oldu. Çok teşekkür ederim sevgili Cintoş.

    Ödülü alınca yerine getirilmesi gereken birkaç güzel kural varmış:

    - Sizi ödüllendirene teşekkür edin,
    - Sizi ödüllendirenin bloguna bağlantı verin,
    - Ödülün logosunu yayınlayın
    - 7 yaratıcı blogcuyu da siz ödüllendirin ve sayfalarına bağlantı verin,
    - Ödüllendirdiklerinizi haberdar edin,
    - Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın.

    Hakkımda söyleyebileceğim şeyleri seçmek çokda kolay olmadı. İnsan kendisi hakkında ilginç şeyleri pek bilemiyor ...

    1- Çikolata bağımlısı biriyim. Sanırım blogumu takip eden herkes artık bu huyumu bilir.
    2- Yemek kitapları hastasıyım. Zengin bir tatlı kitabı kolleksiyonu oluşturma yolunda emin adımlarla ilerlemekteyim.
    3- Koşmayı hiç sevmem ama koşan insanlara hayran olurum.
    4- Bir tatlı delisiyim ama çay ve kahveyi şekersiz içerim.
    5- Yemek ve tatlı yapma konusunda maceracıyımdır. Yeni şeyler denemeyi severim.
    6- Yön duygum biraz zayıftır beni kendi etrafımda çevirip bırak kaybolurum :)
    7-  2 çocuk annesi olmama rağmen hala salıncakta sallanmaya bayılırım.

    Gelelim bu ödülün bence en zor kısmına yani 7 blog seçmeye. Bu ödüller uzun zamandır dağıtıldığı için severek takip ettiğim tüm bloglar zaten ödüllü. Bu yüzden pek bir seçim yapamıyorum ve bende bu ödülü henüz almamış tüm blog yazarı arkadaşlarıma gönderiyorum.

    İyi haftasonları


    Yazının devamı...
    24 Mart 2010

    Bu kadarı biraz fazla değilmi !  

    23 Yorum var

    Gerçekten özentinin biraz ötesine mi geçmişiz de benim haberim yok ! Hani kendimizi geliştiriyoruz, Avrupa standartlarına ulaşmaya çalışıyoruz dedik ama buda bana biraz fazla geldi. Biraz canım cıkıldı ve oturdum gece yarısı belkide yazmamam gereken bu yazıyı yazıyorum. Hani belki benim severek seyrettiğim NTV'de yayınlanan Tadı Damağımda programını izleyenler vardır da programda tanıtımı yapılan FOL isimli hamburgerleri ile ünlü cafenin sahibi hanımefendinin bir hamburgerin içerisinde "Avakado, Blue cheese ve Bacon isli sosla" olduğunu söylemediğini yada yanlış anladığımı söyler de biraz rahatlarım diye umud ediyorum. Bacon yazdım ama Bekın olarak okunuyor. Yani türkçesi DOMUZ PASTIRMASI. Vedat Milor , düzeltmeye çalışıp Jambon dedi ama lütfen söyleyin henüz bu kadar özenti olmadık dimi sadece bu bayan Amerika'da okumuş o yüzden ağız alışkanlığıdır deyin.

    Kendi memleketimde bir televizyon programında belki anlamını dahi bilmeyen izleyicilerin önünde, cafede satılan bir hamburger çeşidinin içerisine domuz pastırması yerine "tütsülenmiş bekin " koyuyoruz demeyi neden tercih ettiğini bu bayana sormak isterdim. Orası Amerika'mı yoksa Türkiye'mi. Bacon nedir bilen zaten biliyor , ona göre yiyor ve kimse kimsenin ne yediğine de karışamaz. AMA ya bu malzemenin ne olduğunu gerçekten bilmeyen ve kesinlikle yemek istemeyenler ne yapacaklar. Bu programı seyreden belki benim annem -ki hamburgeri çok sever, belki yeğenimde olabilir ve özenip gidip bilmeden bu abartılarak anlatılan hamburgeri yiyebilir de. Neden, böyle birşeye izin verildiğini hala anlayabilmiş değilim ve sanırım anlayabileceğimide sanmıyorum. Sözün kısası bence bu kadar güzel ve kaliteli bir programa hiç yakışmayacak bir konuk olmuş FOL.


    Yazının devamı...
    20 Mart 2010

    Çavdar Unlu İsveç Kurabiyeleri  

    10 Yorum var

    Önümüzdeki günlerde bol çikolatalı ve kalorili tarifler yapılmak için sıralarını beklerken onlardan önce gayet lezzetli ama daha az kalorili bu kurabiyeler zaman aşımına uğramadan yerlerini alsınlar istedim. Uzun bir zaman önce yaptığım yulaflı kurabiyelerim zamanında tarifini yazmadığım için unutulup gitmişti. Tekrar yapmak için ise uzun bir sıra beklemeleri gerekiyor. Bu güzellerinde başına bu felaket gelmeden önce yazıp rahatlayayım bari ...

    Çavdar ununu ekmek yapmak dışında genelde pek kullanmazdım. İlk defa bir kurabiye tarifinde kullanıyorum ve keşke daha öncede aklıma gelseymiş. Bu kurabiyelerde aslında babam'ın sayesinde O'na uçak yolculuğunda eşlik edilsinler diye yapıldılar. Yoksa diğer bekleyen kurabiye listesinin arasında pek şansları olmayacaktı. Beklediğimden lezzetli ve bence çok başarılı bir kurabiye oldular. Hatta yarısını ben ve minik kızım tükettik desem abartmiş olmam . Aman ne hafif olmuş hemde çavdarlı deyip gidip gelip ağzıma attım ehh birazda abarttım. Hadi şimdi sıra sizde. Hele de yanında güzel bir kahve ohh değmeyin keyfine...

    Tuz Biber dergiside bu ay kurabiye etkinliği düzenlemiş , kabul ederlerse bizde bu güzellerde konuk olalım...


    Malzemeler

    • 1 bardak çavdar unu
    • 1 bardak Un
    • 1/2 tatlı kaşığı deniz tuzu veya normal tuz
    • 113 gr krem peyniri
    • 113 gr tereyağ
    • 1/2 bardak şeker
    Pudra şekeri (üzeri için)

    Hazırlanışı

    2 adet tepsiyi yağlı kağıt ile kaplayın. .
    Bir kabın içerisine unları ve tuzu koyun. Ayrı bir kabın içerisinde de krem peyniri mixer ile çırpın ardından yapı ekleyip krema haline gelene kadar çırpmaya devam edin. Şekeri de ekleyip hepsinin iyice karışmasını sağlayın.

    Un karışımını yağlı karışıma ekleyin ve sadece hepsi tamamen birbirine karışana kadar karıştırın ve hamuru unlu tezgahın üzerine alın. 1-2 sefer yoğurun ve top şekline getirip şeffaf folyo kağıdına serin. Kesinlikle fazla un koymayın yeterli geliyor. Hamuru sertleşmesi için dolaba kaldırın.

    Fırını 175C (350F) ısıtın. Hamurunuz oklava ile açılacak sertliğe geldiğinde unlu tezgah üzerine alıp 1.5cm kalınlığında açın ve kurabiye kalıpları ile kesip hazırlanmış tepsiye dizin. Ben 2 şeffaf folyo arasında açıyorum hem daha kolay hemde fazladan un kullanmamış oluyorum. İsterseniz kurabiyelerin üzerine iri taneli şekerleriniz varsa hafifçe serpebilirsiniz.

    10 veya 15 dk pişirin. Pişirme süresi her fırına göre değişir buyüzden fazla pişirmemeye dikkat edin yoksa çok kuru ve sert olurlar. Sadece altlarını hafifçe altın rengine dönüşmesine kadar pişirin. Hafifçe soğumasını bekleyin ve az pudra şekeri serpin.

    Afiyet olsun arkadaşlar...





    Yazının devamı...
    16 Mart 2010

    Bir Dilim Lezzetler Etkinlik Tarifleri  

    13 Yorum var

    Eveet bu ayki Yaman etkinliklerin evsahibi bendim ve zaman çabucak geçmiş ve tarifleri yayınlama vakti gelmiş bile. Etkinligime katılıp birbirinden güzel tariflerini gönderen tüm arkadaşlarıma tek tek teşekkür ederim. Tariflere ulasmak icin tarif isimlerine tıklayarak arkadaşlarımın bloglarını ziyaret edebilir tariflerini alabilirsiniz. Bir sonraki Yaman Etkinliklerde görüşmek üzere....

    İlk ziyaret edeceğimiz blogumuz Sevimli mutfak. Sevim bizi bu guzel Minik ekler pastaciklari ile ağırlıyor. İnsanin bir oturusta hepsini yiyesi geliyor dimi.
    .

    Beylikdüzü, Azumutfakta'dan Ümmü Abdullah ise Tek kisilik Aglayan Pasta ile bizi ağırlıyor. Yalnız Ümmü diyet yapan arkadaşların bu pastadan uzak durmasını tavsiye ediyor ama kim karşı gelebilir ki bu lezzete..
    Sevgili Muhterem nekadar güzel bir görüntü bu. İrmik tatlısının aynı truffle gibi sunulmuş halini hiç görmemiştim. İrmikli Bonbonlar çok şirin olmuşlar.


    İzmir'deyiz ve mandalin çıkmazında bizi tam bir lokmalık nefis Elmalı mini tartlar ile sevgili Yıldız karşılıyor.

    Şimdi Ankara'dayız ve Sevgili Necla'nın son derece ilginc isimli Tranches a la Tsigane (Pasta Dilimi Zigan) pastası ile birlikte blogunun birinci yılını kutluyoruz. Nice senelere Narince...


    Almanya' ya Petunyalara gidiyoruz. Sevgili Filiz bize yengesinin tarifi Yengem Revanisi ni yapıp hemen sıcağı sıcağına göndermiş. Üzerindeki minik kelebekler nekadar şirinler dimi.. Tesekkurler Filiz'in yengesi sagol varol ;)


    Sevgili Casminella hep yapmak istedigim ama birtürlü fırsatını bulamadığım cikolata keselerinden , bir kase lezzet yapıp göndermis bize. Ellerine saglik cok şık bir sunum.

    Yine Almanya'da bahar çiçeğindeyiz. Sevgili Öznur visneli cikolatali muffin ve minik gülleri ile bize sanki baharın gelişini müjdeliyor. Bir kekin icinde hem visne hemde çikolata varsa tadına da doyum olmaz.
    Bir dilim bir tutam'dan Sevgili Serap asla hayır diyemeyeceğim cikolata dilimleri ile bizimle. Serap kesinlikle haklısın cikolataya kırmızı biber cok yakışıyor.
    Bir demlik sohbetten Sevil'de ekler pasta tarifi ile aramızda. Tesekkurler Sevil inanilmaz guzel gorunuyorlar.


    Beyaz hanımeli'nde şimdi bizi sevgili adaşım Alev ve Türkan karşılıyor. Tek lokmalık çikolatalı kekler yapıp göndermişler. Yummy...

    Rumma 'da bize muhteşem görüntüsü ile Kokostar keklerinin tarifini göndermiş.


    Yine Almanya'dayız ve sevgili Eya's Cookies'den Zehra yine beni etkinliğimde yalnız bırakmayıp ayağının tozuyla hemen bu güzel brownileri yapıp göndermiş.

    Belçika, Chaplin Cafe'deyiz. Sevgili Burcu rejimde olduğu halde bize kendi tabiriyle şipşak bu güzel petit four'ları yapıp göndermiş. Aniden gelen misafirler için güzel bir fikir değilmi.


    Belcika'dan taaaa Medine'ye sevgili Aynur'a konuk oluyoruz.


    Benimde çok sevdiğim mozaik pastası ile bizi ağırladığı için tesekkur edip lezzet yolculugumuzun son durağı benim evime geliyoruz. Bende etkinliğe Frambuazlı makaronlarım ve minik tadımlık peykeklerim ile katıldım umarım beğernmişsinizdir.

    Şimdi sıramı Narince bloguna, sevgili Necla'ya devir edip herkese sevgilerimi gönderiyorum.



    Yazının devamı...
    15 Mart 2010

    Bir dilim lezzetler : Frambuazlı Makaronlar  

    4 Yorum var

    Petit four denilince şimdilerde aklıma ilk sırada hemen makaronlar geliyor. Bu güzellikleri çok geç farkettim ve arayı kapatmak için şimdi çalışmalara devam ediyorum :) İlk defa çok severek takip ettiğim ingilizce bir blog olan Tartelet'in blogunda rastlamıştım bu güzelliklere. Kısa zamanda bir çok blogda detaylı anlatımlarıyla çeşit çeşit makaronlar yapılmaya başlamıştı ama ben bloğumda bu güzellere pek yer vermemişti. Ama neye hayıflanıyorum biliyormusunuz. Yıllar önce Paris'e gitmiştim ama ozamanlar, Pierre Herme kimdir makaron nedir pek bir bilgim yoktu. Ahh şimdi Paris'de olmak vardı ya, herhalde ilk durağım burası olurdu. Kısmet belki birgün tekrar yolum düşerse.... kimbilir...

    Makaron için en önemli kural min 24 saat yada ideali 48 saat dışarıda beklemiş yumurta akı kullanmak. Daha eski daha bile güzel oluyor desem. Peki neden.. Çünkü içindeki suyun buharlanmasını sağlamak. Ama beklemiş yumurta akınız yokmu.. Peki ozaman yumurta aklarını 5 sn. mikro dalgaya koyun. İşte size beklemiş yumurta özelliği...

    Makaronlar


    90 gr yumurta beyazı (yaklaşık 3 büyük boy)
    30 gr şeker
    200 gr pudra şekeri
    110 gr badem unu

    1-Öncelikle fırınınızı 150C (300F) ısıtın.
    2-Badem unu ve pudra şekerini mutfak robotunda birlikte çekin ve iyice inceltin.
    3-Fırın tepsisine yağlı kağıt serin.
    4-Yumurta aklarını mixerde köpürtün ve yavaş yavaş şekeri katın. Yumurta akları parlak beyaz olana kadar çırpın. Kesinlikle katı bir kıvamda olmamalı . Mixerin ucunu kaldırdığınızda ucundaki yumurta akı hafifçe aşağı doğru inmiş aynı kuş gagası gibi görünmeli. Dik duruyorsa fazla çırpılmış demektir. Bu durumda eteklenme olmaz.
    5-Bir spatula yardımıyla birkaç seferde badem unu karışımını yumurta akına yavaş yavaş yedirerek ekleyin. Önemli nokta , karıştırırken yumurta akını formunu söndürmeden karıştırmaya çalışın aynı sünger kek (angel cake) yapar gibi. Sonuçta hafif akıcı bir hamurunuz olucak. Bu aşamadayken renklendirmek için gıda toz boyası ekleyebilirsiniz.
    6- Hamurunuzu sıkma torbasına koyup ufak yuvarlak ucla (wilton 2") tepsiye 3-4 cm genişliğinde yuvarlaklar sıkın.
    7- Eğer dairelerin içinde hava kabarcıkları oluşmuşşsa tepsiyi hızla bir şekilde masaya birkaç sefer vurabilirsiniz. Bu hava kabarcıklarını yok edecektir.
    8- makaronların üzeri kuruyana kadar 20-30 dk. dışarıda bekletin.
    9-Önceden ısınmış fırında yaklaşık 15-18 dk. pişirin.
    10-Fırından çıkınca biraz bekleyin ve kağıttan kolaylıkla çıkıyorsa hemen soğutma teline aktarın. Kesinlikle makaronları tepside bırakmayın yoksa yumuşarlar.
    11-Soğuduklarında aralarına çikolata ganaj veya sevdiğiniz bir krema koyabilirsiniz.

    Frambuazlı krema


    1/2 bardak (100gr) şeker
    2 büyük yumurta beyazı
    170gr oda ısısında tuzsuz tereyağ
    1 yemek kaşığı vanilya
    frambuaz püresi

    Şekeri ve yumurta aklarını bir kaba koyun benmari usulü sıcak su dolu bir kabın üzerinde şeker eriyene kadar karıştırın.
    Karışımı mixerde parlak katı kıvamda kar beyazı olana kadar çırpın. Ardından parça parça yağı ekleyin ve krema kıvamına gelene kadar karıştırın. Karıştırma esnasında krema sanki ayrılıyormus yada bozuluyormuş gibi görünebilir. Çırpmaya katı kıvamlı bir krema olana kadar devam edin.Ardından istediğiniz oranda frambuaz püresi ekleyip yine çırpın.
    Hemen kullanmak istemiyorsanız buzlukta 1 ay kadar saklayabilirsiniz.

    Afiyetler olsun.




    Yazının devamı...
    09 Mart 2010

    Kestane Kremalı Çikolatalı Kek  

    11 Yorum var




    Sıcağı sıcağına bir Rose Levy Beranbaum kek tarifine nedersiniz. Ama yeni kitabında böyle bir görüntü ve isim ile karşılaşmayı bekliyorsanız yanıldınız. Şimdi ne alaka diyebilirsiniz. Bu tasarım tamamen evde kalan krema ve kekin değerlendirilmesi sonucunda ortaya çıkmış bir pastadır. Rose'a ait olan tek tarif ise çikolatalı kek.

    Uzun zamandır yabancı ismi ile Mont Blanc yani kestane kremalı keki yapmayı istiyordum ama kestane kremasını bulamadığım için bir türlü fırsat bulamamıştım. Geçen haftasonu evimizde küçük bir kutlama yaptık ve Rose'un çikolatalı keki ile kremalı bir pasta yaptım. Elime makinayı aldım ama çekmeye fırsatım olmadan misafirler geldi ve fotoğraf çekimi tamamen unutulup gitti. Ben bu işi hep yapıyorum. Kızımın doğum gününde de yaptıklarımı güya çekip sayfamda yayınlayacaktım ama unuttum gitti. Neyse oldu artık.

    Aslında planım tariflere Rose'un farklı bir keki ile başlamaktı. Ama hazır yapılmış bir kek varken hemde gayet lezzetli iken ne zararı olur ki paylaşmanın...
    Parti sonrasında geriye yaklaşık bir bardak yağlı krema (buttercream),kestaneli ganaj ve küçük boy çikolatalı kek kalınca aklıma uzun zamandır aklımda olan bu keki yapmak geldi. Keki yuvarlak orta büyüklükteki kurabiye kalıbı ile kestim. Hazır kremanın içine yaklaşık 2 kaşık hazır kestane püresi ekleyip iyice krema kıvamına gelene kadar karıştırdım. Kekin ortasına yuvarlak top haline getirdiğim kestaneli ganajı koydum. Kekin üzerini kestaneli krema ile kapladım. Sonuç mu? Sizce ! :)

    Gelelim çikolatalı kekimizin tarifine. Eminim benim de olduğu gibi herkesin kremalı pastalarında kullandığı klasik bir çikolatalı tarifi vardır. Ben genelde Dorie Greenspan keklerini kullanırdım. Ama bu tarif ile artık fikrimi değiştirdim. Daha iyi bir tarif bulana kadar çikolatalı klasik kekim artık bu olucak. Gerçekten inanılmaz hafif, yoğun çikolata lezzetinde bir kek. Peki çikolatalı kek ama içinde değil tadında çikolata var desem..


    Çikolatalı Kek Tarifi
    (Rose's Heavenly Cakes kitabindan uyarlanmistir)

    Malzemeler

    1/2 bardak Kakao (unsweetened cocoa powder)
    1/2 bardak sıcak su
    2 yumurta (oda ısısında)
    3 yemek kaşığı Su
    1.5 çay kaşığı vanilya
    1 + 1/3 bardak Un
    1 bardak şeker
    2 tatlı kaşığı kabartma tozu
    yarım çay kaşığı tuz
    113 gr. tereyağ
    2 yemek kaşığı sıvıyağ

    Hazırlanışı
    Fırını 175C derecede ısıtın.
    1- Bir kabın içinde kakao ve sıcak suyu akışkan bir kıvama gelene kadar iyice karıştırın. Şeffaf folyo ile ağzını kapatıp soğuyana kadar yaklaşık yarım saat bekletin.
    2- Ufak bir kabın içinde yumurta ve 3 yemek kaşığı suyu ve eğer sıvı vanilya kullanıyorsanız vanilyayı karıştırın.
    3- Unöşekerökabartma tozu ve tuzu mixer ile 30 sn. karıştırın.Oda ısısındaki tereyağı, sıvıyağı ve kakaolu karışımı kuru malzemeler karışına kadar düşük hızda karıştırın.Sonra orta hızda 1.5 dk. daha karıştırın. Yumurtalı karışımıda 2 seferde karıştırarak ekleyin.
    4- Minimum 20 dk. önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 30-40 dk. pişirin. Pişirme süresi fırına göre değişecektir.





    Yazının devamı...
    02 Mart 2010

    Hangisini seçsem acaba  

    16 Yorum var

    Tam bir kitap delisi oldum ama bu bildiginiz roman tarzi kitaplar degil. Yemek kitaplari delisi. Bir kitap klubune uye olarak basladi bu cilginlik. Bu sayede begendigim kitaplari nerdeyse yari fiyatina almaya baslayinca arkasi geldi. Ama artik uzun birsure kitap almamaya kendi kendime soz verdim. Bakalim bu sozumu nekadar tutabilecegim. Simdi kitaplarimin arasindan heray birini secip o ay icerisinde yapabildigim kadar tarifi denemek istiyorum. Fakat henüz hanginden baslayacagima karar veremedim.

    Hem tatlı hem tuzlu turta, pay ve milföy tariflerinin olduğu ünlü şef Michel Roux' un son kitabımı



    yoksa Rose Levy Beranbaum 'un yeni çıkan kek kitabımı...

    Seçim konusunda bana yardımcı olmak isterseniz , yorumlar kısmına seçiminizi yazmanız yeterli. Bakalım hangi kitapta karar kılacağım.

    Sevgiyle kalın...




    Yazının devamı...

    linkwithin

    Related Posts with Thumbnails