29 Ekim 2007

Yumurta Sarısı  

7 Yorum var


Yumurta, anne sütünden sonra vücudumuzun hemen hemen bütün besin öğelerini bulunduran tek besin kaynağımız. Kolay sindirebildiğimiz ve tamamına yakını vücudumuz tarafından proteine dönüşebilen yumurta sarısında bulunan D vitamini özellikle çocuklarda eksikliğine bağlı kemik bozukluğu oluşmasını engelliyor.

Peki şimdi nerden çıktı bu yumurta sarısı konusu diyeceksiniz. Nedeni renginden :)

Sabah kahvaltılarımızın vazgeçilmez vitamin deposu olan yumurtanın sarısı, her pişirdiğimizde nedense kayısı renginde olmaz. Yumurtayı beyazından ayırdığımızda etrafında hafif yeşilimsi bir renk oluşur. Eğer yumurtanız bayat değilse sebebi , tamamen pişirme tekniğine ve süresine bağlıdır. Yumurta uzun süre kaynatıldığında, sarısında bulunan demir ile beyazındaki sülfür birleşerek yumurta sarısının etrafında yeşil bir halka oluşturuyor. Bunu önlemek ise aslında çokda zor değil.

  • Tencereye su koyun ve kaynatın.
  • Yumurtanın küt tarafını bir iğne ile delin. Bu yumurtanın haşlanırken içindeki havanın dışarı çıkmasını sağlayıp basınç sebebiyle çatlamasını önler.
  • Kaynamakta olan suya dikkatlice koyup 8 dk. pişirin. 8 dakika yumurta sarısının etrafını hafif sert ama içini kayısı kıvamında pişirir.
  • Kaynadıktan sonra suyunu süzün ve kabı hafifçe sallayıp yumurtaların kenarlara çarpıp kabuklarının çatlamasını sağlayın ve hemen buzlu veya çok soğuk suya atın.
  • Soğuk su ile yumurtanın hızla soğutulması sağlanır ve daha fazla pişmesi önlenir. Bu şekilde kayısı renginde bir yumurta sarısı elde edilir.

Birde aklınızda olsun,

  1. Yumurta evde buzdolabında ve alınan orijinal karton kutusu içerisinde, yıkanmadan saklanmalıdır. Yıkandığında doğal koruyucu tabakasını kaybeder. Bu nedenle yumurta kullanılacağı zaman yıkanmalıdır.
  2. Yumurta buzdolabında güçlü kokusu olan besinlerin yakınında saklanmamalıdır. Çünkü yumurtanın kabuğu gözeneklidir ve yumurta güçlü kokuları emebilmektedir.
  3. Buzdolabında bir hafta bekletilmiş yumurta, oda ısısında bir gün bekletilmiş yumurtadan daha tazedir.
  4. Taze yumurta kırıldığında yumurta akı ve sarısı tamamıyla yayılmaz ve birbirine karışmaz. Ayrıca yumurta sarısı daha kabarık görünür.
  5. Yumurta uzun süre bekletilirse su ve karbordioksit kaybı nedeniyle ağırlığı azalır, bayatlar. Tuzlu suya atılan taze yumurta dibe çöker, bayat yumurta yüzeyde kalır.


Afiyet olsun.


Yazının devamı...
24 Ekim 2007

Çikolatalı & Antep fıstıklı mini çörekler  

5 Yorum var


Son zamanlarda Türkiye'de yaşananlardan dolayı içimden bir türlü oturup bloğa birşeyler yazmak gelmiyordu. Haberleri okudukça içim acıyor ve bilgisayarı kapatıyordum. Dayanılması gerçekten çok zor bu yaşananların. Allah, Mehmetçiklerimize güç, kuvvet, şehit analarımıza sabır versin. İnşallah en kısa zamanda herşey biter ve tüm anaların gözyaşları diner.

Uzun zaman önce sevgili Dilek beni sobelemişti ama bir türlü cevap yazamamıştım. Bu seferki mimin konusu " sevdiğiniz 3 şey" . İşte aklıma gelen 3 sevdiğim şey...

  • Kızımı ve ailemi çok seviyorum.
  • Çikolatayı ve çikolata ile yapılan hemen her şeyi çok seviyorum.
  • Keşifleri seviyorum. Yeni tatlar, yeni yerler, kısaca bir şeyleri yaratmak ve keşfetmek bana inanılmaz mutluluk veriyor. Aslında kısaca güzel olan herşeye tutkunum diyebilirim.
Uzun zaman oldu sobelenmemiş kimse kaldımı bilemiyorum ama hala sobelenmemişler ise sevgili Nihan , Gülenay ve Esra'yı sobeliyorum.


Çikolatalı & Antep fıstıklı mini çörekler


Bu tatlımı tatlı lezzetli çikolata çöreklerin hamuru elinize yapışacak kıvamda oluyor. Evet biraz yağlı ama lezzeti buyüzden. Çok fazla un koyarsanız yumuşaklığını kaybederler. Buyüzden şekillendirirken elinizi unlayarak yaparsanız daha kolay olucaktır. Ben ertesi günü yediğimde daha lezzetli bulmuştum. Çikolatası hamura sanki daha iyi yerleşmiş gibi geldi.

Malzemeler

Hamuru
  • 2+ 1/2 bardak Un
  • 1/4 tatlı kaşığı tuz
  • 220 gr. tereyağ ( 1 pk -2 stick)
  • 3/4 bardak yoğurt ( veya Sour cream)
  • 2 yumurta sarısı (1 tanesi üzerine sürülecek)
İçi
  • 1/3 bardak antep fıstığı
  • 1/2 bardak siyah çikolata (semisweet)
  • 1/2 bardak şeker
  • 1/4 tatlı kaşığı tarçın
Hazırlanışı
  • Unu ve tuzu kaba eleyin. Yağı ekleyip mixerde yaklaşık 2 dk. çırpın.
  • Ayrı bir kapta yoğurt ve 1 adet yumurtayı çırpın ve unlu karışıma ilave edin ve 1 dk. daha karıştırın. Mixerin pedalını çıkartıp bu sefer kaşıkla tekrar iyice karıştırın ve 2 ayrı parçaya ayırın.
  • Her parçayı şeffaf folyaya sarıp min. 1 saat buzdolabında bekletin.
  • İçini hazırlamak için, tüm malzemeleri rondoya aktarıp çikolata ve fıstıklar minik parçalara ayrılana kadar 15-20 sn. karıştırın.
  • Fırını 175C (350F) ayarlayın.
  • Dolaptan hamurlardan birini çıkarıp un serilmiş tezgahta yaklaşık 20x30 cm ebadında dikdörtgen şeklinde açın. Hamur yapışkan olduğu için un serperek açın. İç malzemenin yarısını hamurun üzerine yayın ve hafifçe oklava ile üzerinden bastırıp hamura biraz yapışmalarını sağlayın. Enlemesine 6 dilime ayırın. Her dilimi köşelerinden diğer ucuna kadar çaprazlama tekrar kesin. Böylece 12 adet üçgene benzeyen parçalar elde edeceksiniz. Diğer hamuruda aynı şekilde hazırlayın.
  • Üçgenleri geniş kenarlarından ince kenarlarına doğru hafifçe sarın. Yağlı kağıt serili tepsiye dizin.
  • 1 adet yumurta sarısını 2 yemek kaşığı su ile karıştırıp üzerlerine sürün. Tekrar üzerlerine şeker serpiştirin ve önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 25 dk. pişirin.
Afiyet olsun.


Yazının devamı...
11 Ekim 2007

İyi Bayramlar  

5 Yorum var

Öncelikle uzaklarda olan canım ailemin ve sizlerin mübarek Ramazan Bayramınızı kutluyorum. Sağlık, sevgi, barış ve mutluluk dolu şeker gibi bir bayram dilerim.

Sevgiyle Kalın


Yazının devamı...
01 Ekim 2007

Zeytin Ezmeli Açma  

19 Yorum var

Blogumu düzenlerken yayınlanmamışlar bölümünde en sevdiğim açmaların resmini gördüm. Bir ara yayınlarım diye çekmişim ama bir türlü fırsat olmamış tarifini yazmaya. Oysa inanılmaz güzel ve lezzetli olan bu açmaları nasıl olurda unutup yayınlamadığıma saşırdım. Yıllardır bizim evde yapılan artık klasikleşmiş olan bir açmadır bu. Standart açma tariflerindeki kadar yağ içermediği için hem daha az kalorili (!!!) olduğunu düşünüyorum hemde içindeki zeytin ezmesi sayesinde daha lezzetli. Resimde çok belli değil ama çokda güzel kabarıyorlar.

Neyse tarifimi bu kadar poh pohlama yeter diyorum ve hemen yazmaya başlıyorum. Kimbilir belki sizinde mutfağınızın vazgeçilmezleri arasına giriverir bu güzel açmalar.

Malzemeler

  • 2 su bardağı süt ( 1 bardak ılık olucak)
  • 1/2 su bardağı toz şeker
  • 1 su bardağı sıvı yağ
  • 2 tatlı kaşığı tuz
  • 1 pk. yaş maya
  • Aldığı kadar Un
  • 3 çorba kaşığı zeytin ezmesi (içine sürmek için)
  • 1 yumurta sarısı (üzerine sürmek için)
  • çörek otu
Hazırlanışı
  • Önce ılık sütte bir parça şeker ile yaş maya eritilir ve kabarması için 2-3dk. bekletilir.
  • Bir kapta kalan süt, toz şeker, sıvıyağ, tuz ve maya konulur. Unu, hamur elimize hafifce yapışacak kıvama gelene kadar yavaş yavaş ekleyip hafif sıvı bir hamur elde edilir. Fazla un eklemeyin, yoksa sert olurlar. Nemli bir bez örtüp ılık bir yerde 1 saat dinlendirin.
  • Hamurdan parçalar alınır ve el ile hafifçe açılıp içlerine zeytin ezmesi sürülür. Rulo halinde sarılıp acma şekline getirilir.
  • Yağlanmış tepsiye dizilir ve tepside yine 45dk. - 1 saat kabarana kadar bekletirilir.
  • Üzerlerine yumurta sarısı sürülüp çörek otu serpilir.
  • Önceden ısıtılmış 200C fırında pişirilir.
Afiyet olsun.


Yazının devamı...

linkwithin

Related Posts with Thumbnails